4 Kasım 2015 Çarşamba

Kitaptan Kentler

Sessiz kentler kuruyorum kendime kitaplarımdan , onlara anlatıyorum derdimi  iç sesimle sayfalarına dokunuşumla hüzünlerini paylaşıyorum, bir kaç damla yaş akıtıp cümlelerine  anılarımı bırakıyorum derinlerine , sevinçlerimi biriktirip güneşe veriyorum sırtımı bir de kahvem var  elimde buğusuyla üşüyen ellerimi ısıttığım, okuyorum okuyorum yeni hayatlara farklı insanlara tanıklık ediyorum. Okuduklarıma bakıyorum bazen okuduğum bir kitabı hatırlayamıyorum, hafızamı zorluyorum , altını çizdiğim kelimelere bakıyorum hatırladığım bi kaç şey le yeni hikayeler yaratıyorum kimi zaman... Manzara huzurlu , hava sahaf kokusu, kedim ayak bileklerimi ısıtıyor, battaniyem ruhumu, puslu hava anılarımı üşütüyor , bense sayfalara sarılmış parmaklarımla kelimeleri izlerken  baktığım yerde bir denizde boğuluyorum... 

26 Eylül 2015 Cumartesi

Yarınlara...

Gece sessiz,
Saatler uzun,
Kalp kırık,
Anılar yıkık,
Birleştirmeye gücüm kalmamış...
Bu kadar tüketerek yaşamanın huzuru mu var için de ?
Huzura dayanmış bahislerin mi seni böyle cesur kılan
Yoksa seni tanıdığım eski günlerinin seni terk edişi mi bu parçalar?
Ah o parçalar ...
Birini alıp baksam ...
Ayna misali yansımam...
Ne çok benzemişiz birbirimize,
Bir sen doğmuş küllerimden,
Bir külüm savrulmuş gökyüzüne 
Sende hayat bulmuş...
Hayat yok olmuş geçmişimde
İhtiyacım sen ,sen hayat olmuşsun bana,
Ve ben suyumu unutmuşum,kurumuşum,sevgiden bihaber
Sen ise farkındalık duygusundan yoksun ,yine başını koymuşsun yarınlara..
O yarınlar bensiz,sensiz,bizsiz sen habersiz...


21 Eylül 2015 Pazartesi

İyi Gecelerim Var benim

Huzuru kucaklayan geceler olmalı,
Hayatı hissetiğin sevdiklerin,
Bazen rahatlık dolu gecelerine sebep olan bir kitap,
Bazen ayak ucunu boş bırakmayan bir kedin,
Ama en önelisi farkındalık yaratan düşüncelerin,
Geçmişe sünger çeken anıların olmalı ...
Yoksa bu hayat çekilmez, sen yaşayamaz olursun...

Yaşlanıyorum

Yıllar geçiyor ömrümüzden.. Duygusal bi akşam geçiriyorum aslında.. Bir hafta sonra bu gece doğum günüm ve bundan 21 yıl öncesine dönüp bir bakıyorum bu gece , yaşlanıyorum.. 21 daha ne diyebilirsiniz ama yaşadıkları yorar, yıpratır insanı yaşın bir önemi yoktur.. Hafif bir yağmur çiselese ağlayacak, hafif bir rüzgar esse beni sıkıca saracak bir kol arayacak, ağaç bir yaprağını dökse,'' Sonbahar gelme!!!''  diye bağıracak haldeyim.. Ne çok şey değişti hayatta uçurtma uçurmayan nesiller yetişiyor usulca, koca bir çığlık büyüklüğünde sorunlarla dolu bir nesil... Hayatı başka kucaklayan, duygularını dijitale gömen, hislerini saklayan, enerjisini atamayan koca bir nesil.. Eski nesil anlar ne demek istediğimi.. Yaşamayı yanlış anlayanlar var , sindirmeden , ayrıntısız , hissiz, basite indirgeyip yaşamak için yaşayanlar.. Yapmayın, yazık etmeyin kendinize , bir uçurtma ipi kadar ince hayat sıkıca tutarsanız size aittir, bırakırsanız gökyüzüne...

6 Eylül 2015 Pazar

KARA HABER

Sessiz olun...
Huzur bizden geçti.
Bu gece de ateş düştüğü yeri yaktı. 
Bir ana daha kalbine taş , diline geçmişi bastı. 
Oğlunu anılarına gömdü.
Huzuru okşadı fotoğraflarında.
Küçüklüğünü, kıyamayışını sildi gözyaşlarıyla.
Gözü gibi baktığı yiğidi, vatan için can verdi gecenin koynunda .
Kalbi parçalandı, sözler tükendi, feryat figan içinde lanet etti belki ... Şehitler ölüyor , vatan bölünüyor eskisi gibi değil bir şeyler ... Farkındalık gerek, cehalet değil!
Huzur gerek vatana , kan değil! 
Evlat gerek anaya , şehit değil, tabut değil , kara toprak değil!!!! Evlat senin değilse ne kolaydır feda etmek 💂🏻💂

DOSTA İHANET

Ben pek öyle cicili bicili fotoğraflar çekemiyorum ama amacım da o değil zaten 🐣 dikkat çekmek istedBiğim bir konu var okur musunuz bilmem... Sorsanız herkes kitap okuyor artık pardon sorsanız değil de biz ona fotoğraflara baksanız desek daha iyi olacak. Herkes bu kadar okur görünürken de pek bir şey değişmedi. Çünkü çoğu okur değil , alıcı... Almakla okumak , bir fotoğraf çekip instagramda paylaşmak , okumadan kitabı raflara geri bırakmak modası aldı başını gitti.. Belki farketmişsinizdir bilmem sayfamda altında okunan kitapla ilgili bir cümle dahi olmayan fotoğrafları yayınlamıyorum.. Bir kitabı bitirince kapağını kapatıp , (ama bitmesin , bu kitapta kendimi buldum, ne kitaptı , ben olsam... ) gibi cümleler kurmanın tadına varanların dostudur kitap. O zevki bir tadın , bir yorumlayın kafanızda kitabı , hatta gerekirse bi defter alın kendi yorumlarınızı anahtar kelimelerle yazın , gelecekte bir kitabı hatırlamak kolay olacaktır sizin için .. Ben öyle yapıyorum... Kitap dostur, uykusuz gecelerin yastığı, sevgilisiz gecelerin kolları, ayrılık dolu gecelerin selpağıdır. Onu okumadan , dış görünüşü ile üstünden pirim yapıp sonra onu kenara atmak ise dosta yapılan en büyük ihanettir. Kim dostuna ihanet etmek ister ki? Okuyun, kaybolun , kendinizi bulun ve o kapağı kapatınca yaşanan huzuru yaşayın küçük bir tavsiye ... Mutlu pazarlar👼🏼

5 Eylül 2015 Cumartesi

Şimdilik Bana Kalsın

Şimdi pustum köşeme,düşünüyorum ,yazıyorum,okuyorum beğenmiyorum , siliyorum ,yeniden yazıyorum falan filan...
  Ne zaman yazmak ister insan ? 
-Ben konuşamayacak kadar ağır gelen yüklerimi taşıyamayacak kadar düşünmeye başladığımda,kafamda kurdukça üşütmeye başladığımda,mantığıma sığmayan sözleri hayata uyarlayamayınca ,annemin nefesini tenimde sesini kulağımda hissetmek istediğimde,çocukluğumun yaralı dizlerinde gücümü bulamayıp dimdik yürüyemediğim zamanlarda yazıyorum. Dinleniyorum,dinliyorum kendimi.
Ne zaman mı okuyorum ?
Her daim. okumak ne bırakılacak bir tutku ne de cehaletinde kaybolacağın bir akım. Okumak kendinle baş başa kalmak değil dostunla baş başa kalmak. Onun kollarına atmak kendini bir sevgilinin kollarına atar gibi..